Bir önceki konuda Avrupa Gönüllü Hizmeti Nedir başlığı altında “AGH” programının ne olduğunu, AGH katılım şartlarını ve AGH maliyetini açıklamıştık. Şimdi de AGH Başvuru Süreci hakkında bilgi vereceğiz. Avrupa Gönüllü Hizmeti programı kapsamında çeşitli eğitimler alarak, topluma faydalı olmak yeni beceriler, yeni kültürler ve yeni diller öğrenmek isteyenler için 5 adımda AGH başvurusu nasıl yapılır açıklayalım.

Avrupa Gönüllü Hizmeti Başvurusu

AGH Başvurusu

1 – Öncelikle Türkiye Ulusal Ajansı’nın websitesini ( ua.gov.tr ) ziyaret edin, burada bulunan Eylem 2 programını ayrıntılı olarak okuyun.

2- Program hakkında detaylı bilgileri aldıktan sonra AGH ile gitmek istediğiniz ülkeyi ve dahil olmak istediğiniz proje alanını seçin. Bu seçimi aceleye getirmeden, iyice çeşitli boyutlarıyla düşünerek ve detaylı araştırma sonrasında yapmanızı tavsiye ederiz.

3- Araştırmanızı yapıp kararınızı verdikten sonra CV’nizi hazırlayın. CV’nin Europass formatında olması gerekiyor. Katılmak istediğini her proje için de ayrı ayrı motivasyon mektunu hazırlamanız gerekmektedir. Motivasyon mektubunu özenle hazırlayın ve dahil olmak istediğiniz projeleri iyi araştırıp neden bu bu projenin bir parçası olmak istediğinizi net bir şekilde açıklayın. Farklı projelere aynı motivasyon mektubunu göndermenizi tavsiye etmeyiz. Motivasyon Mektubu Nasıl Yazılır konusunu da yakında yayınlamaya çalışacağız.

4- Başvuru yapacağınız projeleri proje veri tabanında araştırın, proje duyurularını takip edin. Projelerdeki sorumlu kişiler ile iletişime geçip gönüllü ihtiyaçlarının olup olmadığını da sorabilirsiniz. Proje araştırmasını iyi yapmanız ve birçok yere başvuru yapmanız daha çabuk ve daha yüksek oranda bir yere yerleşmenizi sağlayacaktır. AGH projelerine kabul alabilmeniz için doğru proje için doğru gönüllü olduğunuza inandırmanız ve o alanda ihtiyaçlarının olması gerekli ve yeterli şarttır.

5- Projeye kabul aldıktan sonra bir aracı kuruluşa ihtiyacınız olacak. İşlemlerinizi Türkiye’deki bir kaç kuruluştan birini seçerek yapabilirsiniz, İl Milli Eğitim Müdürlüğü size bu kuruluşlar hakkında yardımcı olacaktır. Aracı kuruluşlar genellikle proje kabulu alan adaylar ile ilgileniyor, o yüzden önce kabul almalı sonra aracı kuruluşa gitmelisiniz. Aday gönderen yetkili kuruluşları http://ec.europa.eu/youth/evs/aod/hei_en.cfm sayfasında sayfasında görebilirsiniz. Bu sayfada projeleri de görebilirsiniz.

AGH Başvuru Tarihleri

Avrupa Gönüllü Hizmeti başvuru tarihleri her senenin 1 Şubat, 1 Mayıs ve 1 Ekim tarihleridir. AGH başvuru tarihlerinin son gününde bütün herşeyi hazır edip evrakları teslim etmeniz gerekmektedir. O yüzden belirli bir süre önce araştırmalarınıza ve yazışmalarınıza başlamanızı tavsiye ederiz. 2-3 ay öncesinden bu işlemlere başlamak sizin için daha iyi olacaktır. Çünkü proje araştırmanız, motivasyon mektubu hazırlamanız, başvurduğunuz projeye kabul olmamanız halinde başka bir projeye başvurup kabul almanız zaman alacaktır. Eğer üniversite öğrencisiyseniz ve Work and Travel gibi sadece yaz aylarında AGH’ya katılmak istiyorsanız o zaman araştırmalarınıza daha da önce başlamanızı tavsiye ederiz.

Hangi ülkeye gideceğinize karar verdikten sonra Avrupa Gönüllü Hizmeti projeleri içinden seçtiğiniz projeye başvuru yapmak için iyi bir motivasyon mektubu yazılması gerekiyor. Peki her proje için farklı ve iyi bir motivasyon mektubu nasıl yazılır şimdi de motivasyon mektubunun nasıl yazıldığına bakalım. AGH projelerine kabul olabilmeniz için başvurduğunuz proje için doğru aday olduğunuzu göstermeniz gerekmektedir. Nasıl ki gönüllü adaylar birden çok projeye AGH başvurusu yapıyorsa, bu projeler de aynı şekilde hatta daha da fazla başvuru alıyor.

AGH’de Motivasyon Mektubunun Önemi

motivasyon mektubu nasıl yazılır

AGH alanlarında kabul almanız için motivasyon mektubu son derece önemlidir. Bu yüzden iyi bir motivasyon mekbunu hazırlamalısınız. Öncelikle AGH nedir sorusunu ve başvuru yaptığınız yeri çok iyi araştırın, o projenin ihtiyaçlarını ve sizin hangi yönlerinizin bu projeye faydalı olacağını vurgulayın. Bu projeye neden katılmak istediğinizi özenli ve o projeye özgü bir şekilde açıklayın. Bu son derece önemlidir. O sebepten ki her başvuru için ayrı ve özel bir motivasyon mektubu hazırlamanızı tavsiye ediyoruz. Kendinizi, yapınızı, tecrübelerinizi ve beklentilerinizi doğru bir şekilde yazın. AGH projeleri için yazdığınız motivasyon mektubu bir başka deyişle sizin için ikna mektubu niteliğinde olacağını unutmayın. Tavsiyemiz ne çok kısa ne de çok uzun yazmamanız yönündedir. Motivasyon mektubunuzu yazdıktan sonra kendinizi gönüllü arayan proje yetkilisi yerine koyup okuyun ve gerekli gördüğünüz, kendinizi iyi ifade edemediğinizi düşündüğünüz yerleri değiştirin ama mutlaka doğru şeyler yazın.

Aşağıda tavsiye ettiğimiz soruların cevaplarınızı yazabilirsiniz, tabi yazmayadabilirsiniz bu sizin kararınız. Bizim ki sadece tavsiye :

- Kendiniz, aileniz ile temel bilgiler nelerdir?
- Eğitiminiz ve şu anki işiniz uğraşlarınız nelerdir?
- Daha önceki iş deneyimleriniz nelerdir?
- Daha önce gönüllü olarak katıldınız faliyetler nelerdir?
- Hobileriniz nelerdir?
- Konuşabildiğiniz yabancı diller nelerdir?
- Daha önce yurtdışında bulundunuz mu?
- Daha önce yabancılarla, turistlerle tanıştınız mı?
- AGH’dan ve bu projeden beklentileriniz ve size kazandıracağını umduğunuz şeyler nelerdir, bunların size nasıl fayda sağlayacağını düşünüyorsunuz?
- Bu projeye uygun olduğunuzu düşündüğünüz yanlarınız nelerdir?
- Bu projeye neden katılmak istiyorsunuz ve katılma kararını nasıl verdiniz?
- Bu projeye neler katacağınızı ve onca aday arasında neden sizi seçebileceğimizi düşünüyorsunuz?

Work & Travel 2013 adayları için Trwat.com ve Facebook Work and Travel sayfa takipçilerimize özel Bella Pizza and Pasta Virginia için 175 $ indirim kampanyası! 1600 $ yerine 1425 $’a kaydınızı yaptırabilirsiniz. Kampanya 5 kız ve 3 erkek öğrenci olmak üzere toplam 8 kişilik kontenjan ile sınırlıdır ve son başvuru tarihi 25 Şubat 2013′dür.

Kampanya Şartları

- Work and Travel 2013 iş ve fiyat teklifi formunu doldurmalısınız.
- Kampanyadan yararlanmak için formun altındaki not kısmına kampanya kodunu “trwat.com” yazmalısınız.
- 15 Haziran’da Amerika’da iş başı yapabiliyor ve Work and Travel Başvuru Şartlarına uyuyor olmalısınız.
- 25 Şubat 2013 tarihine kadar programa kaydınızı yaptırmalısınız.

Bella Pizza and Pasta İş Detayları

Virginia Beach’te bulunan pizza restoranının mutfak çalışanları için saatlik ücreti 7,15 $’dır. Geçen sene bu pozisyonda çalışan öğrenciler ortalama aylık 1250 dolar kazandılar. Garsonlar için saatlik ücret ise 2,15 $ + bahşiş olarak belirlenmiştir. Geçen sene garson olarak çalışan öğrenciler aylık ortalama 1300 dolar kazandılar.

Mutfakta çalışanlar için günlük 1 öğün ücretsiz yemek verilirken, garsonlara 1 öğün yemek %50 indirim ile verilmektedir.

İşe en geç başlama tarihi 15 Haziran 2013, işi en erken bırakma tarihi ise 1 Eylül 2013′dür.

Bella Pizza and Pasta Virginia’da çalışacak öğrencilere havaalanında karşılama yapılacak ve konaklama sunulacaktır. Konaklama ücreti ise haftalık ortalama 90 dolardır. Öğrencilere havaalanı karşılamaya ek olarak ücretsiz sosyal güvenlik numarası başvurusu konusunda da hizmet verilecektir.

NOT: Şartlarda asla değişiklik yapılmayacaktır, lütfen yukarıda belirtilen şartları sağlıyorsanız ve 25 Şubat’a kadar kayıt olabilecekseniz  formu doldurun!

Kayıt olan öğrencilere geçen yıl aynı restoranda çalışmış öğrencilerin iletişim bilgileri de karşılıklı görüş paylaşımı için verilecektir.

Hemen “formu” doldurun !!!

bella pizza virginia

ABD İstanbul Konsolosluğunun Trwat.com ve Facebook Work and Travel sayfamızda paylaşılmasını rica ettiği önemli bir konudan bahsedeğiz.

ABD Konsolosluğu, daha önce Work and Travel şirketlerine gönderdiği duyuruda Work and Travel programına katılacak öğrenciler için grup randevu sistemini kullanılması gerektiğini duyurmuştu ve bir çok kere de tekrarladığı gibi bireysel randevuların alınmayacağını vurgulamıştı. Konsolosluk, SWT (Summer Work & Travel) programına katılacak adaylar için öğrenci veya diğer J1 randevusunun alınamayacağını önemle duyuruyor. Work and Travel şirketleri bunu biliyor, çünkü hepsine bu uyarı gitti ama bu uyarıyı dikkate almayan şirketler de olabilir.

Work and Travel Vize Randevusu

Work and Travel vizesi için bir acentaya kayıt olmuş öğrenciler randevuları kendi başına alamaz, mutlaka vize randevularını şirketlerine aldırmalılar ve şirketlerin de randevularını grup randevu sisteminden aldığına emin olmalılar.

Bu çok önemli bir konu olduğu için uyarmak istedik. Eğer bireysel randevular alındıysa bu zaten fark edilip iptal edilecektir. Son dakikada fark edilirse vize görüşmesi için konsolosluğa gittiğinizde görüşmeye kabul edilmeyebilirsiniz. Vize görüşmesinde mağdur olmaması için öğrencilere tavsiyemiz şirketlerine randevularının grup randevu sisteminde alınıp alınmadığını sormalarıdır.

Bir Work and Travel şirketine kayıt olan bütün SWT adaylarının vize randevularını şirket alacaktır. Şirket, adaylar için bireysel öğrenci randevusu değil, grup randevu siteminden vize randevusu almak zorundadır.

Kıbrıs’tan Work and Travel Vizesine Başvuracak Adaylar

work and travel vize randevusu

Programa katılacak adaylar Akbank’a vize ücreti yatırmaya gittiği zaman MRV dekontuyla gitmeliler ve dekontta görülen TL ücretini ödemeliler. Akbank’ın kuruna göre 160 dolar karşılığındaki TL’yi değil MRV dekontunda belirtilen TL ücretini ödemmeniz gerekmektedir. Zaman zaman kur değişim ücretlerinde oluşabilecek farklar yüzünden sistem ödediğiniz ücreti kabul etmeyebilir, buna dikkat ediniz.

Kıbrıs’taki Work and Travel adayları için önemli bir uyarı da pasaport teslimatlarıyla ilgili. Daha önce ABD Konsolosluğu Vize Duyurularını size aktardımıştık, bu duyuru da belirtmemizde fayda var. PTT, maalesef Kuzey Kıbrıs’ta pasaport teslimat hizmeti vermiyor. Kıbrıs’ta okuyan öğrenciler pasaportlarını teslim alacağı bir PTT şubesini Türkiye’den seçmesi gerekiyor. Öğrencilerin, Amerikan Konsolosluğuna veya Büyükelçiliğine pasaport ya da diğer evrakları göndermeleri gerekirse yine seçtikleri PTT’nin Türkiyedeki bir şubesine bırakmaları gerekmektedir.

Diğer ABD Konsolosluğu Vize Duyuruları için ilgili etiket altındaki yazıları okuyabilirsiniz.

Vize görüşmesinin nasıl geçtiğini ve neler sorulduğunu merak eden WAT 2013 adayları için, Facebook sayfa takipçilerimizden Mehmet Gök’ün bu konuda yazdığı yazıyı sizlerle paylaşıyoruz.

Merhabalar, benim Work and Travel vize görüşmem 25 Mart Pazartesi saat 8:30′daydı. İstanbul Amerikan Konsolosluğu’na yengemle gittim, telefonu filan ona bıraktım çünkü elektronik eşya almıyorlar içeriye. Hemen konsolosluk karşısındaki karadeniz cafede emanet alıyorlar, sorun çıktığını da sanmam güvenilir bir yer gibi. 15 dakika geç aldılar mola verilmiş, daha sonra yavaş yavaş içeriye aldılar. 2 sefer isim kontrolü yapıldıktan sonra, güvenlikten geçtik ve asansöre binip yukarıya çıktık. Asansörden inince sola döndük ve ileride sağda malum yere ulaştık.

Hemen girişte bir desk var ordan evrakları alıp sıra numarası verdiler evraklarla, bu arada iş sözleşmesinin örneği ve ödendi makbuzuna bakmadılar ama yanınızda bulunsun tabi ki. Work and Travel vizesi için gereken diğer belgeler de ds160, ds 2019, sevis ve bir tane de fotoğraf lazım önemli olanlar bunlar. Sonra verilen numaralarla sıranızı bekliyorsunuz, aynı banka gibi hiç farkı yok. Sıranız geldiğinde gişeye gidip evrakları veriyorsunuz, tekrar bekliyorsunuz ve numaranız yandığında parmak izi vermeye gidiyorsunuz. Evrakları da geri veriolar, 3.kez beklemeye geçiyorsunuz numaranızı. Bu kez vize görüşmesi için numaranızın yandığı gişeye gidip başlıyorsunuz görüşmeye.

Work and Travel Vize Görüşmesi

Vize görevlisi bana ilk olarak Türkçe günaydın dedi, ben ingilizce cevap verdim merhaba günaydın falan derken evrakları verdim. Daha sonra görüşmeye geçtik, transkripte öyle göz ucuyla baktı, pek ilgilenmedi. Daha sonra hangi okulda, hangi bölümde okuduğumu; nereye gideceğimi, işimi ve işimle ilgili sorular sordu. Daha önce yurt dışına çıktın mı, iş bitiş tarihin ne zaman, orada nereleri görmek istiyorsun, bir de kaç yaşımda olduğumu sordu. Yaş sorusuna şaşırdım ben de büyük gösteriyorsun dedi, gülüştük filan. En son “İnsan Kaçakçılığı ve Çalışırken Sahip Olunan Haklar” broşürünü okudun mu diye sordu, bu soruyu standart olarak herkese soruyorlar. Anlat dedi okuduysan, bir şey olursa nereyi ararsın (911), pasaportunu biri isterse bakmak için verir misin dedi, hayır dedim bu arada ismimi kontrol ediyordu pc’den, döndü bastı onayı. Belgeye verdi bana, pasaportu aldı. Kimseye verme bunları orada dedi ve iyi tatiller diledi, olay bitti. Bu kadar, çıkıp gidiyorsunuz sonra. Postayı bekliyorum şimdi.

Sonuç: Bu dediğim Work and Travel Vize Soruları ve Cevaplarını muhakkak bilin, insan kaçakçılığı ve haklarınızı okuyun, onun dışında sevdiğin takım, renkler, ıvır zıvır gibi şeyler sordu diğer arkadaşlara. Ben beklerden gözlemledim, heyecana hiç gerek yok; sakin olun çok rahat alırsınız, sorular hep anlaşılır sorular.

Herkese bol şans. Bu arada benim girdiğim gün bir kişi isim sorgulamasına takıldı,e  sonra noldu bilmiyorum. Onun dışında herkes geçti.

İstanbul Amerikan Konsolosluğuna Nasıl Giderim : Beşiktaş meydandan 22 ve 40T geçiyor onlara binip Kaplıcalar Durağı’nda inerseniz ya da konsolosluk diye de geçiyor direk önünde indiriyor.

Mehmet Gök

work and travel vize görüşmem 2013

İstanbul Amerika Konsolosluğu bugün I-94 formunun kaldırılacağını açıkladı. Daha önce sitemizdeki I-94 Formu Nedir başlıklı konuda bu formun ne olduğunu, nerede doldurup nerede mühürlendiğini, neden saklamanız gerektiğini ve Ameirka’ya girişte neden önemli olduğunu , gümrükte yapılan işlemleri ve sorulabilecek soruları detaylı bir şekilde açıklamıştık. İlgili konuyu okuyup detaylı olarak bilgi edinebilirsiniz.

I-94 formu kaldırılıyor

Eğer 21 Mayıs 2013 tarihinden sonra Amerika’ya giriş yapacaksanız artık I 94 formu doldurmak zorunda değilsiniz. 30 Nisan 2013 Salı gününden itibaren Amerika’ya hava ve deniz yoluyla yapılan girişlerde i 94 formu doldurma zorunluluğu belli tarihlerde bölge bölge kaldırılıyor. 21 Mayıs’a kadar bu aşamalı süreç tamamen sona ermiş olacak.

30 Nisan – 21 Mayıs arasındaki tarihlerde bazı bölgelerde hala bu formun doldurulması zorunlu olacak. İlk etapta 30 Nisan’dan itibaren 5 pilot bölge gümrüğünde kaldıracak olan I-94 formu hafta hafta aşağıdaki bölgelerde de kaldırılacak.

Şimdi hangi tarihten itibaren hangi bölgelerde kaldırılacağına bakalım :

I-942ün Kalktığı Tarihler

İstanbul Amerika Konsolosluğu bugün DS 160 formu ile ilgili bir duyuru yaptı. TRWAT.com ekibi olarak biz de bu duyuruyu sizlere anında aktarıyoruz. Work and Travel vize görüşmelerinin yoğunlaştığı bu dönemde vize için gerekli evraklardan biri olan DS 160 formunu çok sık duyuyorsunuzdur. DS 160 konusunda bu formun ne olduğunu ve DS 160 Formu Nasıl Doldurulur konusunda da formun nasıl doldurulacağını yazmıştık.

Work and Travel vizesi için her adayın doldurmak zorunda olduğu DS 160 formu için konsolosluğun duyurusu şu şekildedir. Diğer ABD Konsolosluğu Vize Duyurularında olduğu gibi düzenleyerek yayınlıyoruz:

DS 160 Formunun Doldurulması

Konsolosluk, İstanbul’daki vize görüşmelerinden en az 2 iş günü önce DS 160 formların doldurulmasını ve submit edilmesi istiyor. Çünkü vize randevuları bir gün önceden hazırlayıp görüşme yapacak adaylara vakit kaybettirmek istemiyorlar.

ds 160 formu duyurusu

Amerika vizesi için görüşmeye gelecek adaylar eğer bu başvuru formlarını 2 iş günü önce sisteme girmezlerse randevuya geldiklerinde maalesef geri çevrilecek, bu adaylar görüşmeye kabul edilmeyecek. Yine; sahte ya da başka birine ait barkot numarasıyla alınan başvurular da kabul edilmeyecektir. Hangi tür Amerika vizesine başvuru yaparsanız yapın bu uygulama bütün vize türleri için geçerlidir. Böyle bir durumla karşılaşan vize adayları için yeniden randevu alınması gerekiyor bu da tekrar vize görüşme ücreti olan 160 dolar ödemek anlamına geliyor.

Vize görüşmesine girecek adaylar herhangi bir sebepten dolayı DS 160 formunu bir çok kez submit etmiş olabilir. Bu durumda adayların adı soyadı ve kullanılmayacak barkot numaralarını konsolosluğa iletebilirsiniz, konsolosluk kullanılmayacak DS 160 formlarını silecektir.

DS 160 formunu Ankara’da başvuru yapmak için doldurduysanız fakat İstanbul’da vize randevusu aldıysanız Work and Travel Şirketlerine ds 160 barkotlarının konsolosluğa gönderilmesini rica edebilirsiniz. Böylelikle başvurular Ankara’dan İstanbul’a transfer edilebiliyor.

Vize randevuları alınırken grup randevu sisteminin sadece Work and Travel için kullanıldığını unutmayın. Farklı vize türleri için grup randevu sisteminden alınan vize randevuları geri çevriliyor. Böyle bir şey denemeyin.

Duyurudaki en önemli nokta daha önce de defalarca belirtildiği gibi DS 160 Formu’nun en az 2 iş günü önce sisteme girilmesi gerektiğidir. Sisteme girilen DS 160 formları vize görüşmesi gününden önce düzenlenip listelendiği için son gün sisteme girilen DS 160 formlarının sahipleri vize görüşmesine giremeden geri dönebilir. O yüzden mutlaka en az 2 iş günü önce formu sisteme girin.

İstemeyle Mümkün Herşey

Arkadaşlar merhaba. 16 Nisan Salı günü saat 10:00′da İstanbul Amerikan Başkonsolosluğu’ndaki vize görüşmem sonucunda Work and Travel vizesini almış bulunmaktayım. Gece zaten pek uyuyabildiğimi söyleyemem heyecandan. Sabah Mecidiyeköy’den İstinye’ye ulaşabileceğim süreden çok çok erken bir saatte yola koyulup saat 8:20 gibi konsolosluk binasının önündeydim. İçeriye almıyorlar saat yaklaşmadan tabi. Hava soğuk ve yağmurlu bu arada. Kapalı havanın kasveti, heyecan, telaş hepsi bir arada bende. Arkadaşlarımla birlikte gülüp sohbet ederken saat geldi.

Work and Travel Vize Görüşmesi 16 Nisan 2013

work and travel vize görüşmem istanbul 2013

Önce binaya girişte isim kontrolü yapıyorlar daha sonra sıraya girip ikişer ikişer x-ray cihazından geçmek üzere binaya giriş başlıyor. Orayı da atlattıktan sonra yürümeye devam ediyoruz. Yukarı çıkmak için asansörün önünde ilk evrak kontrolü başlıyor. Gişelerde istenecek evrakları oradaki görevli sıraya diziyor ve asansöre binip yukarı çıkıyorsunuz. Labirentdeymişiz gibi salona doğru yürüyoruz. Salonun girişinde hemen içerde numaranızı alıyorsunuz, iki nüsha veriliyor. Numara yanınca evrak kontrolü, parmak izi alma derken üçüncü kez aynı numaranız yanınca interview için gişenin önünde yerinizi alıyorsunuz. Tabi numaranızın yanmasını beklerken diğer Work and Travel vize görüşmelerini izliyorsunuz. Ben izlerken bir öğrenci red aldı, moralimi etkilemedi değil.

Neyse ben mi giriş yapsam görevli mi giriş yapar acaba derken ‘good morning’ dedi sarışın, renkli gözlü, güleryüzlü bayan görevli. Mikrofona konuşuyorsunuz tabi ama endişelenmeyin ses gayet net. İlk önce ‘Amerika’ya neden gitmek istiyorsun’ dedi. Ben de 5-6 cümleyle anlattım devam edecektim ama yeterli diyip ikinci soruyu sordu. Güzel bir başlangıç oldu benim için çünkü ilk soru konuşmamı sağladı, kısa bir cevabı yoktu yani. Daha sonra ‘ne için gideceksin’ dedi. Bu iki sorunun cevabı aynı diye düşündüm ve özür dileyerek, gülümsemeyi hiç eksiltmeden tekrar sormasını rica ettim. Cevabı “work and travel” olacak o sorunun. Bölümümü, hangi eyalete gideceğimi, nerede çalışacağımı, çalışacağım work and travel işiyle ilgili bir tecrübem olup olmadığını, daha önce gidip gitmediğimi sordu. Yani sohbetin akışına göre sorular değişebiliyor. Soruları sorarken bir yandan evraklarınızı inceliyor. Transkripti sizden açmanızı istiyorlar ama benimkini kendi açtı. Çok endişem vardı Work and Travel son sınıf öğrencileri için biraz daha zor ve ben de 4.sınıfım vize alamam diye endişeleniyordum ama sanırım not ortalamam 3 diye bir sorun çıkmadı, transkriptimi açınca ‘good’ dedi çünkü. Bir sürü evrak götürdüm ek olarak ama hiçbirine bakmadılar bile. Espriler, kahkahalar havada uçuştu desem yeridir. Gözlerinizle gülün, çünkü onlar da aynısı yapıyor En son olarak ‘en çok nereleri görmeyi istiyorsun’dedi. Ben de Amerikada Gezilecek Yerleri sayarrken California, Miami, New York diye sayarken kahkaha attı ve ‘yüzme biliyor musun’ dedi. Sorularının hepsini güzel güzel sohbet havasında cevaplar verdim. Her şey gayet güzeldi.

Salondan çıktım ve o uzun yolu tek başıma koşarak geçtim, hafif yağmur çiseliyordu ve boğaz manzarası karşımdaydı, durup derin bir nefes aldım. ’İşte bu kadar’ diyorsunuz orda. Şimdi geriye sadece ucuz uçak biletleri araştırması ve bavul hazırlaması kaldı. Gerçekten de sürekli gülümseyin arkadaşlar hatta ömrünüzün sonuna kadar hep gülümseyin. Özgürlükler ülkesi sizi bekliyor, kararlı olun. Yeterince istediğiniz her şeyi mutlaka alırsınız. Hepinize başarılar diliyorum.

Didem Özbay

Herkese vize görüşmenizi yazın yazın diyordum, şimdi sıra bende sanırım. Bugün 14:00 da İstanbul Amerikan Konsolosluğu’nda girdim Work and Travel vize görüşmesine. Girişte evrak kontrolleri, ardından 2. kontrol, daha sonra asansörle yukarı çıkıyorsunuz. Görüşme saloluna girişte bir kontrol daha, ve numara alıyorsunuz. Numaranız yanınca evraklarınızı veriyorsunuz, randevunuz onaylanıyor, 2. kez yandığında parmak izi veriyorsunuz. Ve sıra geliyor interview için beklemeye.

Work and Travel Vize Görüşmesinde Sorulan Sorular

Vize görüşmesi için beklerken sorulan soruları ve konuşulanları duyuyorsunuz, sorular kısaca şunlar;

cüneyt work and travel vize görüşmesi

- Where do you studying at ?
- What’s your department ?
- Do you live with your family or alone ?
- What’s your father/mother job ?
- How’s going ?
- Where will you go to in USA ?
- What will you do in USA ?
- Have you ever been abroad ?
- Does your friends come with you ? Or anybody.
- How you come to here ?
- What’s your GPA ?
- What do you know about the housekeeping/lifeguard/ride operator ?
- Did you read this? (Human Trafficking?-Insan kaçakçılığı)

İçeride konuşamayanları, çok basit sorulara bile cevap veremeyenleri (are u girl ? can u swim? etc.) göreceksiniz. Red yiyorlar. Bazıları Work and Travel Vizesini şansa alıyor. Kısa kıvırcık saçlı kadın tıpkı bir melek. Herkese vize vermek için elinden geleni yapıyor. 10 no. lu gişedeydi bugün. Diğer kadın 11 no lu gişe, %70 veriyor, 12 nolu gişede ki polisiye filmi aktörü gibi olan adam %60 veriyor soğuk biraz. 13 no lu adam, yaşlı olan, çok uzun tutuyor Work and Travel vize görüşmelerini. 10 numara 5-6 interview yapmış iken o hala 1 kişiyi kasıyordu.

Gelelim benim görüşmeme, bildiğiniz kahkahalar havada uçuştu. Ondan çok ben soru sordum. 10 no lu gişedeydim. İnanın Work and Travel vize görüşmesi değil de cafedeki sohbet ortamı gibiydi. İyi günler dedi ve neşeli olmamın sebebini sordu, iltifat etti baya sağolsun, direk yüzümü güldürdü iyice zaten, Brooklyn’deki işim, insan kaçakçılığını okudun mu, babamın işini, bölümümü, babamın mı işini devam ettiriceğimi yoksa kendi işimimi yapıcağımı, ailemle mi yaşadığımı sordu. Ardından parmak izimi aldı, aldım mı vizeyi diye sordum, şüphen mi vardı dedi. Yine güldük beraber iyi tatiller dedi.

Umarım herkesin vize görüşmesi en az benimki kadar rahat ve eğlenceli geçer.
İngılizcenin kötüyse, şansınıza kalmıştır vize almanız. GPA – Ağırlıklı Genel Not Ortalamasına bakan var bakmayan var; bende bakmadılar. Bunların haricindeki herkes alıyor arkadaşlar.
Yardımcı olabildiysem ne mutlu bana
Brooklyn – Deno’s Wonder Wheel Amusement Park.
14th June. Artık tatil zamanı

Cüneyt Ersoy

19 Nisan 2013 günü sabah saat 10.30 da Work and Travel vize görüşmem vardı. Herkes gibi kapıda kontroller, yukarıda parmak izi, evrak teslimi derken vize görüşmesi için sıramı bekledim. Yaklaşık 45 dakika filan sıramın gelmesini bekledim. O gün konsolosluk çok kalabalıktı. Bir yandan Work and Travel vize reddi alanlar, bir yandan ağlayanlar, bir yandan şehir efsaneleri, “yok o kadın cok zorluyor”, “yok bu adam çok soru soruyor” derken artık yapacak bir şey kalmayınca oturdum dua etmeye Tabi çok da heyecanlıyım, elim ayağım titriyor. Hayır da o kadar heyecanlanacak ne var onu da anlamış değilim. Olan 300 lirama oldu.

Her neyse sıram geldi ve kumral bir bayanla Work and Travel görüşmesine başladım. Where are your studying? dedi ben de söyledim. I am studying Eastern Mediterrian Universty in Cyprus. Bayan da pencereye doğru yaklaştı anlamadı sanırım diye ben de başladım aklıma ne geliyorsa söyleme Yaklaşık 30 ya da 45 saniye içerisinde direkt vize reddi verdi. Ne olduğunu bile anlamamıştım. Tabiki de üzülerek konsolosluk binasından çıktım.

Ama pes etmedim 2. kez o vize görüşmesine girmem gerekiyordu. 24 Mayıs gününe vize randevum alındı ve konsolosluğun yolunu tuttum . Yine herşey başa sarıyor. Kontroller, parmak izi, vs. vs derken Work and Travel vizesi için görüşme sıramı bekledim. Bu sırada konsolosluk daha sakindi. Bütün konuşulanlar daha net duyuluyordu. 13 numaradaki beyaz saçlı yaşlı bi tatlıcık adam ile Amerika vizesi için görüşmem başladı.

Work and Travel Vizesini 2.’de Aldım

* hello, how are you?
- ı am fine and you?
*i am fine but very excited, ı want to mention about my situation.
-why ? dedi adam noldu dedi.
* this is my second visa interview
- noldu ki dedi.
* çok heyecanlıydım. Çok yorgundum, akıcı İngilizce konuşamadım. Anlayamadım o bana ne dedi, dedim.
- sakin ol heyecanlanma dedi. Nerede okuyorsun ? ne okuyorsun dedi? Public administration because ı will work public areas my future job life dedim. Aynı benim gibi yani dedi, yes dedim

Nereye gideceksin, ne iş yapcaksın, gideceğin yer hakkında neler biliyorsun, insan hakları bildirgesini okudun mu? Ne hakkında dedi. Onunla ilgili birkaç bir şey söyledikten sonra, bilgisayarda bir şeylerle uğraşmaya başladı. İkimizden de ses yok, ben de başladım çok gitmek istiyorum, merak ediyorum bu benim hayalim fılan dedim. Adam bana tamam yeter onayladım gideceksin, ne kadar çok istiyorsun gitmeyi dedi ve vizemi verdi.

Benim Work Travel vize görüşmem bundan ibaret fakat size asıl söylemem gerekenler bu paragrafta.

Heyecan muhakkak olacak, muhakkak kelimeler birbirine karışacak, ezberlenip gidilen paragraflar tabi ki olacak. Beklediğiniz sorular gelmeyince bu ne diyor ya dediğiniz anlar tabi ki de olacak. Biraz daha relax ve sakin bi tavırla, soruları anlayıp yes bile demeniz yeterli olabilir. Gerekirse evde netten bulduğunuz Work and Travel vize soruları ve cevaplarını az biraz ezberleyin anlamaya çalışın. Ne kadar çok gitmek istediğiniz ve kendi başınıza neler yapabileceğinizi onlara hissettirin; güçlü, dimdik olun, gülümseyin!! Hayatta kaç kişi hem de bizim yaşlarda Amerika’ya gidebilmiştir ki? Ya da kaç kişi bunu düşünüpte başlamıştır ki işlemlere. Alamazsanız bile dünyanın sonu değil!

Nagihan Gök

Bu yazımızda sizlere daha önce Work&Travel programında yaşadıklarımdan yola çıkarak, bu programda başlangıçtan sonuna kadar genel olarak nelerle karşılacağınızdan bahsetmek istiyorum. Amerika’ya gitmeye karar vermenizden başlayıp, araştırma süreci ve işlemler hakkında bütün Work and Travel süreci ile ilgili deneyimlerimizi paylaşacağız.

Work and Travel Şirketleri ve İş Araştırması

Work and Travel Süreçleri

Öncelikle şunu unutmayın ki programda Work and Travel Şirket Seçimi ve şirketteki danışmanınız çok önemlidir. Şirketin Work&Travel için anlaşma yaptığı Amerika’da DS Sponsorları da kesinlikle araştırılmalıdır; çünkü Türkiye’den ayrıldıktan sonra size USA’da sorunlarınızı çözecek deneyimli bir sponsor ekip olması gerekir. Arkanızda 7/24 İngilizce ve Türkçe sorularınıza cevap veren bir sponsor olması, işinizi gerçekten kolaylaştırır. Şimdi şirketi seçtiniz, Work and Travel işleri arasında seçimlerinizi yaparken kesinlikle orada daha önce çalışan biriyle görüşün, onun görüşleri size oldukça yol gösterecektir. Bu kişiyi bulmak için acentanızla irtibata geçin. Artık sıra işverenle görüşmede. Bu görüşmeler yüz yüze fuarlarda veya skype üzerinden olur. Work and Travel job fair organizasyonlarında işvereniniz sizin hakkınızda kısa özgeçmişinizi isteyecek ve seçtiğiniz iş hakkında sizin donanımınızı öğrenmek isteyecektir.Tabii bu sırada ingilizce seviyeniz önemli bir kriter. Evet, işe alındınız. Şimdi sıra USA’dan gelecek belgelerde.(DS 2019, iş kabul belgeniz vs.) Bu bekleme aşaması yaklaşık 1 ay sürer ve evraklarınız geldikten sonra vizeye girersiniz.

Vize ve Ucuz Uçak Biletleri

Work and Travel ile alacağınız Amerika Vizesi j1 vizesidir ve bu vizeyi alabilmek, gerçekten diğer vizelere oranla daha kolaydır. Vizeyi geçebilmek için birkaç kriter aranır. Birincisi ve bunlardan en önemlisi ağırlıklı not ortalamanızdır. Eğer ortalamanız 2.00′dan az ise gerçekten işiniz zordur. Ortalamanız ne kadar yüksek ise size o kadar artıları olacaktır. Bir diğer kriter ise işinizle ilgili bilgilerinizi ölçmek isterler.Yani orada ne yapacağınızdan, iş detaylarından haberdar mısınız, değil misiniz, öğrenmek ister. Görüşme sırasında gülümsemeyi, merhabalaşmayı sakın unutmayınız. Kendinizi endişeli ve kaygılı göstermekten kaçınınız. Bu arada mal varlığınız vize için bir kriter değildir. Bu görüşmeden sonra vizenizi alırsınız. Vizeli pasaportunuz yaklaşık 2-3 iş günü içinde verdiğiniz adrese teslim edilir. Vize aşamasından sonra uçak biletinizi alabilirsiniz. Ucuz uçak biletleri bulma konusunda Work and Travel Şirketleri size yardımcı olacaktır.

Artık Amerika’dasınız

Amerika’ya ilk geldiğiniz haftalar kendinizi tuhaf hissedebilirsiniz, hemen alışamayabilirsiniz. Ancak çalışırken edindiğiniz Türk veya başka milletlerden arkadaşlarınızla beraber bu sıkıntıların üstesinden gelirsiniz. İş yerinde çalışırken müdürlerinizle iyi geçinmeye bakın; çünkü 3 ay boyunca onlarla aynı mekanda çalışmak zorundasınız, siz nasıl davranırsanız Amerikalılar da size öyle davranırlar. Zaman zaman çalışırken veya çalışma dışı sıkıntılarınız olacaktır. Bu sıkıntılar Work & Travel programının kaçınılmazlarındandır. Bunları göze almış olarak bu programa katılmalısınız. Ve sıra geldi en son aşama ve en eğlenceli olan Travel bölümü. 5-12 gün arası Travel için idealdir ama siz bunu 3-30 gün arası olarak da belirleyebilirsiniz. Nereleri gezeceğiniz, hangi bölgede çalıştığınıza bağlıdır. Ancak NewYork City’i görmeden Amerika’dan ayrılmamanızı tavsiye ederim. Travel planınız için Amerikada Gezilecek Yerler konusu okuyabilir ve gerekli araştırmalarınızı daha da detaylı yapabilirsiniz. Uçağınız kalkışa hazır, artık Türkiye’ye dönme zamanı.

WAT Başvuru Şartları, Maliyeti ve Kazanç

Programın süreci kısaca özetlemiş olduk, programını yeni araştırmaya başlayanlara Work and Travel Başvuru Şartları konusunu okumasını öneririz. Son olarak Work and Travel Maliyeti konusunda kısaca bilgi verelim ve Work and Travel fiyatlarının hangi aralıkta olduğunu söyleyelim :

Bu programın maliyeti  (program ücreti,vize, uçak bileti, cep harçlığı) ortalama 3200 – 3500$ dır. Work and Travel Maliyeti ve Masraflar konusunda tek tek detaylarını görebilirsiniz. Amerika’da kazanacağınız para ise; (her ne kadar kaldığınız süre, aldığınız saatlik ücret, ikinci iş seçeneği olması vs. etkenleri de olsa) 2500 – 7500$ arasıdır. Bu ücret size işveren tarafından ödenen ücretdir. Oradaki yemek, konaklama, alışveriş gibi giderlerinizi de göz önünde bulundurun.

Work&Travel programında para kazanmanız elbette önemli ve güzel birşeydir; ancak programdan kazanacaklarınız; para dışında, edineceğiniz birçok tecrübeler ve hayatınız boyunca unutamayacağınız bir yaz olacaktır.

Sercan Üzümcü

İstanbul Amerikan Konsolosluğu tarafından Work and Travel programı konusunda bugün yeni bir açıklama daha yapıldı. Son 1-2 senedir programın yapısını oldukça değiştiren  ABD Konsolosluğu Vize Duyuruları ve açıklamalarını biz de anında Work and Travel öğrencileriyle paylaşıyoruz. Zaten Trwat.com ekibi olarak sürekli programı, işinizi, konaklama seçenekleri araştırın derken bu maddeler konusunda da uyarılarda bulunuyorduk. Yapılan açıklamalar şu parelelde :

Work and Travel Vize Duyurusu

Vize Randevuları : Konsoloslukluk Work and Travel grup randevularının Mart ayında açılacağını ve daha önceden Amerika vizesi için başvuru yapmak isteyen WAT adaylarının vize görüşmesi için bireysel randevu alabileceklerini açıkladı. Amerika vizesi için randevu almak isterseniz veya randevularla ilgili bilgi almak isterseniz “usvisa-info.com” adresini ziyaret edebilirsiniz. Vize randevusu için belirlenen site adresi biraz zor ve pek akılda kalıcı değil ama ihtiyacınız olursa sitemiz üzerinden ulaşabilirsiniz.

ABD Konsolosluğu Vize Duyuruları

DS 160 Formu : Konsolosluğun yaptığı diğer bir duyuru maddesi de DS160 formu ile ilgili. Konsolosluk, DS 160 formunun doldurulurken, bu formun nasıl doldurulacağını DS 160 Formu Nasıl Doldurulur başlıklı konuda açıklamıştık, preparer of form bölümüne formu dolduran danışmanın ya da Work and Travel şirketinin adının yazılmasını istiyor.

İngilizce Seviyesi : Work and Travel 2013 adayları için İngilizce bilgilerinin daha önemli olduğunu vurgulayan Amerika Konsolosluğu, konsolosların adayların İngilizce seviyeleri konusunda önceki yıllar kadar anlayışlı davranmayacaklarını belirtiyor.

Work & Travel program kurallarından adayların İngilizce seviyeleri ile ilgili şöyle bir ifade var : “Öğrenciler sadece işlerini kotaracak yani idare edecek kadar ingilizce bilmemeli. İngilizcedeki yetkinliklerini sağlık sorunlarını dile getirecek, sağlık personeli ile anlaşabilecek, kiralama işlerinde kabul şartlarını algılayabilecek, farklı durumlar karşısında tabi olacakları hukuki şartları algılayabilecek seviyeye getirmelidirler”. Yani öğrenciler Work and Travel vizesi alabilmek için sadece iş ile alakalı problemlerini değil, iş dışında karşılaşabilecekleri günlük durumlarda da kendilerini doğru ifade edecek ve karşısındaki insanlarla rahat anlaşabilecek seviyede ingilizce bilmelidirler.

Work and Travel İşleri : Öğrencilerin Amerika’da çalışacağı Work and Travel işleri konusu da daha önem kazanmış durumda. Öğrencilerin Amerika’da hangi şirkette hangi pozisyonda çalışacaklarını bilmeleri ve ispat etmeleri önem kazanacak. Vize memurlarının sorularına kesin, net ve tatmin edici cevaplar veremeyen öğrenciler için job offer, iş sözleşmesi ve hatta çalışacağı yerin yazıldığı DS 2019 belgesi bile yeterli olamayacaktır. Konsolosluk adayların vize görüşmesi sırasında hangi şehirde, hangi şirkette, hangi pozisyonda çalışacaklarını açıklamalarını ve gideceği yerler ile ilgili bilgi sahibi olmasını da istiyor. Yapacağı iş ile ilgili bilgi sahibi olmayan öğrencilerin, çalışacağı work and travel işleri ile ilgili çelişkili ve tutarsız cevap öğrencilerin belgeleri dahi değerlendirilmeyebilir, bunu unutmayın. Maalesef önceki senelerde yaşanan sahte iş sözleşmeleri vakalarının da tekrarlanmaması için konsolosluk iş sözleşmelerinin sahte olup olmadığını anlamak için kapsamlı bir şekilde kontrol de edecek. Bu noktada DS Sponsoru şirketlerinin işveren ile iletişime geçip onay almasına karşın 2. bir kontrol de yapılacak.

Son Sınıf Öğrencileri : Mezun olabilecek durumda dahi olsa son sınıf öğrencileri eski kurallar göre programa başvuru yapabiliyor. Son sınıf öğrencilerin Work and Travel Self kapsamında önceden çalıştığı iş yerlerinde çalışmasında bir sakınca bulunmuyor ve bir kaç defa aynı yerde çalışması da sorun teşkil etmiyor ve böyle bir sınırlama yok.

İnsan Kaçakçılığı : Her sene olduğu gibi Work and Travel 2013 adaylarının yine vize görüşmelerine “İnsan Kaçakçılığıyla Mücadele Broşürü”nün okuyup gitmeleri gerekiyor, çünkü bu broşürün okunup okunmadığı da sorulacak.

Amerika Vizesi

Bu açıklamayı genel olarak değerlendirecek olursak Work and Travel için ingilizce Seviyesi ve Work and Travel işleri hakkında ciddi uyarılar olduğunu görüyoruz. 9-10 sene öncesinde, hatta o kadar eskiye bile gitmeye gerek yok 3-4 sene önce İngilizce seviyeleri programa katılmak için yeterli olmasa dahi Work and Travel Vizesini alıp Amerika’ya giden çok sayıda öğrenci oldu. Ama artık bu konuda malesef öğrenciler eskisi kadar şanslı değil ve İngilizce seviyesi fazlasıyla önem kazanmış durumda. Sadece konsolosluk değil, DS Sponsorları da bu konuda ciddi bir eleme yapıyor. Bu sene bazı sponsorların öğrencileri iş fuarlarında yerleşmiş olsalar dahi İngilizce seviyeleri yüzünden işe kabul etmediğini biliyoruz. Bu konuda Trwat.com ekibi olarak bütün öğrencileri bir kez daha uyarıyoruz. Work and Travel‘da İngilizce seviyesi hiç olmadığı kadar önemli bir hale gelmiştir. O yüzden öğrencinin İngilizce seviyesi yeterli olmadığı halde kayıt alan şirketlere dikkat edin. Vize reddi durumunda paranınız bir kısmını iade alamayacaksanız 2 kere düşünün. Bir de A şirketine gidip İngilizcenizin yetersiz görüldüğü bir durumda gözünüzü kapatıp B şirketi kabul ediyor diye hemen atlamayın. Bugünden tezi yok hemen İngilizcenizi geliştirmeye başlamanızı tavsiye ederiz.

İş konusunda da yine önceki senelerde yeteri kadar araştırma yapmayan ve yanlış işler yapan Work and Travel şirketleri yüzünde çok sayıda sorunlar yaşandı. Bu sorunların ortadan kaldırılması için geçen seneden beri uygulanan bazı denetimler var. Yasaklanan Work and Travel işleri sayfasındaki konularda da bunları paylaşmıştık,

Amerika eyaletleri arasında doğuda ve batıda gerek yerli – yabancı turistler, gerekse de work and travel öğrencileri açısından diğer eyaletlere göre daha çok ünlenmiş ve ön plana çıkmış eyaletler vardır. Nasıl ki bir New York bütün dünya insanları tarafından biliniyorsa aynı şekilde bu sırayı Los Angeles, Las Vegas, Miami takip eder.

Miami Beach

Eyaletler ve şehirler öne çıkan bazı özellikleriyle ün salarlar. Örneğin Las Vegas kumarhaneleriyle, New York Lady Liberty’siyle, Miami eşsiz güzellikteki sahilleriyle ve tabii ki NBA takımı Miami Heats ve güzel Miami Heats kızlarıyla
Miami, Amerika’nın Florida eyaletine bağlıdır, Atlantik Okyanusu kıyısında yer alır. Bölgenin en gelişmiş sektörü tabii ki turizmdir. Her yıl dünyanın değişik ülkelerden binlerce turisti ağırlar. Miami gidenlerin hafızalarında bir dinlenme ve eğlenme coğrafyası olarak kalır. İklimi ılımandır. Bölgede halkın yarısından çoğu İspanyolca konuşur çünkü bu insanlar çevre adalardan gelen ve Miami’ye yerleşen insanlardır. Türkler olarak her ülkede, bölgede ve şehirde ikamet ettiğimiz gibi Miami’de de 5000 civarı Türk olarak varlığımızı sürdürmekteyiz.

Miami Mutfağı

Miami yeme içme mekanları bakımından oldukça zengin bir arşive sahiptir. Latin Amerika ve Karaip izlerini taşıyan zengin mutfağında lezzetin doruğuna erişirsiniz. Farklı tatları ve sosları deneyebileceğiniz Miami mutfağı alışkanlık yaratabilir.

Miami’de Alışveriş

Work travel öğrencileri olarak şüphesiz ki Amerika’da bizi en çok cezbeden şeylerden birisi alışveriştir. Ülkemizde üst seviye pahalı olan markaları Amerika’da oldukça uygun fiyatlarda ve her yerde bulabilmek bizler için bir lüks olabilmektedir. Her WAT öğrencisinin hayali work sürecini bitirip travel kısmına geçince alışverişin tadına varmaktır. Dolphin Alışveriş Merkezi içerisinde 240 Outlet’i barındıran devasa bir merkezdir. Bölgenin en ünlü ve büyük outlet center’ı budur. Yerli yabancı turistin yoğun ilgisini toplayan Dolphin bir cazibe merkezi olarak yıllardır yerini korumaktadır. Dolphin mall’ın yanına international mall, dadeland mall ve aventura mall da Work and Travel Miami seçeneğini seçen veya buraya gezmek için gelen adaylar için bu alış veriş merkezi vazgeçilmezlerdendir.

Miami’de Kültür Merkezleri

Bölgenin en önemli turistik mekanları Everglades Ulusal Parki (Çimen Nehri), Art Deco Tarihi Bölgesi (Art Deco Historic District), en büyük 20. Yüzyil Ulusal Resmi Tarihi Bölgesi (20th Century National Register Historic District), kültürel mekanları Aktörler Tiyatrosu (Actor’s Playhouse), Jackie Gleason Tiyatrosu ve Coconut Grove Tiyatrosu, Mucize Tiyatrosu (Miracle Theater)’nda yer alan Aktörler Oyunevi, Büyük Florida Operasi ve Sahne Sanatlari Broward Merkezi’dir. Alışveriş merkezi dışında butikler ve mağazalar oldukça yaygındır. Kentte pazarlar da ayrı bir yer tutmaktadır. Kentin kuzeyindeki Opa-locka/Hialeah Pazari, Güney Florida’nın en büyük pazarlarından birisidir diyebiliriz.

Miami’de Gezilecek Yerler

Miami’de Gece Hayatı

Günes battıktan sonra, Miami’de bulunan dans kulüpleri sicak okyanus meltemleri ile birlikte yerli yabancı turisti eğlencenin doruğuna taşımaktadır. Eğlenmeyi ve gece hayatını sevenler için Miami ihtiyaç duyulan her türde dans klübü ve gece mekanlarını barındırmaktadır. Miami geceleri bir başkadır.

Miami hakkında en güncel bilgileri bulabileceğiniz ve bölge hakkında ulaşmak istediklerinize en hızlı ve doğru bir şekilde ulaşabileceğiniz adres miamigov.com ‘dur. İster work and travel sürecinizde ister hayatınız diğer bir döneminde olsun Miami gezilecek görülecek yerler listenizde mutlak surette bulunması gereken bir bölgedir.

Amerika Birleşik Devletleri’nin 3. büyük kenti olan Chicago, Illinois eyaletinde bulunmakta olup Michigan Gölü kıyısına kurulmuştur. İklimini de Michigan Gölü’nden almakta olup genelde rüzgarlı ve yağışlı bir hava hakimdir.

chicago

Chicago orta Batı Amerika’da yer alır, Türkiye’den Chicago’ya uçmak istediğinizde direk uçuş imkanı olduğu gibi doğu şehirlerinin birinde stop over alıp kolay bir şekilde Chicago’ya ilerlersiniz. Amerika haritasından şehrin ve yakın Amerika eyaletlerinin yerini görebilirsiniz. Şehir içinde ise ulaşım ağı oldukça gelişmiştir. Her türlü ulaşım ağı mevcut olup kısa mesafeler için bisikletler yoğun olarak tercih edilmektedir.

Chicago ilginçtir ki dünya üzerine Polonya’dan sonra Polonyalıların en çok yaşadığı kenttir. Polonyalılar kadar olmasa da İtalyanlar ve Yunanlar da yadsınamayacak sayıda ikamet ederler. Günümüz Amerikasında hemen her eyalette gökdelenler ihtişamıyla dikkat çeker, bu gökdelenlerin ana vatanı Chicago’dur. İlk gökdelen bu şehirde dikilmiştir. Aynı şekilde ilk akvaryuma da ev sahipliği yapan şehir Chicago’dur. Modern bir müzik türü olan jazz müziğinin de doğum yeri bu şehirdir. Chicago bu anlamda bir ilkler ülkesi olmuştur ve Amerikada Gezilecek Yerler konusunda ilk sıralarda yerini almıştır.

Work and Travel Chicago

Work and travel öğrencileri için çeşitli çalışma alanlarının bulunduğu Chicago’da en çok tercih edilen Work and Travel işleri eğlence parkları ve restoranlardır. Özellikle restoranlar Amerika’da bir gelenek olan tiplerin birikmesiyle work and travel öğrencilerine oldukça iyi kazançlar sağlamaktadır.

Chicago’da Gezilecek Yerler

The Windy City Chicago’da neler yapabilirsiniz;
• Water Tower’ın ilk katında yer alan sergi alanını görebilirsiniz.
• Navy Pier adlı görkemli eğlence parkında çeşitli ride’ları deneyebilir, şehri yükseklerden izlemenin tadına varabilirsiniz.
• Bir tasarım harikası olan Cloud Gate diğer ismiyle The Bean’i görüp bu ihtişamlı yapıtın önünde hatıra fotoğrafı çekilebilirsiniz.
• Şehrin panaromik manzaralı ünlü restoranını barındıran Hancock Tower’da mükemmel bir akşam geçirebilir, bir yandan eşsiz manzaranın tadına varırken diğer yandan da farklı tatları deneyebilirsiniz.
• Art İnstitue of Chicago, Amerika’nın 4. büyük müzesi, sizi yüksek bütçeli muazzam yapıtlarıyla karşılayacaktır. Bu müzeyi sakın atlamayın. Mutlaka görün.
• Özellikle yaz aylarında burada bulunan Work and travelcılar için Michigan Gölü kıyısı ve plajları muazzam bir tatil anlayışı geliştirmektedir.

Sears Towers’ı mutlaka görün ve oradan fotoğraflar çekin. Yurtdışında üniversite veya master düşünen adaylar University of Chicago’yu da gezebilirler.

Chicago’da İklim, The Windy City…

Rüzgar ve yağmurlarıyla ünlü Chicago, Orta Amerika’nın öngörülemeyen iklimi ve Michigan Gölü’nün rüzgarının etkisi altındadır. Yaz ayları sıcaklıkları 30 – 35 dereceye kadar çıkabilmekte iken kışları genelde soğuk ve ortalama 10 derece dolaylarında seyirmektedir. Ocak ve Şubat ayları en soğuk aylar olmakla birlikte sıcaklık -20 derecelere kadar düşebilmektedir. Chicago’nun Windy city lakabıyla anılmasının belki de en büyük nedeni 1870’de çıkan bir yangının rüzgarın etkisiyle kentin her yerini sanıp yüzlerce insanın canına ve malına mal olmasıdır. Bu yangın rüzgarın etkisiyle geniş alanlara yayılmış ve bir çok insanın ölümüne neden olmuştur.

Chicago’yu diğer eyaletlerden ayıran bir diğer özellik ise her bütçeye göre yaşam şekillerinin mevcut olmasıdır. Chicago’da herkes bütçesine göre gezebilir, yiyip içebilir, her türlü ulaşım aracı kullanabilir. Burada çalışan Work and Travel öğrencileri için bir diğer avantajlı mevzu ise coğrafyasından ötürü farklı eyaletlere olan ulaşım ağı zenginliği , kolay ve ucuz seyahat etme imkanıdır.

İsmi duyulunca basketbolseverlerin aklına Boston Celtics ve TD Arena, teknoloji tutkunlarının aklına MIT getiren şehirdir. Boston’ı diğer Amerika eyaletleri ve şehirlerden ayıran en belirgin fark kuşkusuz Avrupai görünümüdür.

boston work & travel

Bir kente ilk yerleşen insanlar nasıl ki kültür ve şehrin yapısı üzerinde izler yaratıyorlarsa Boston’a yerleşen insanlar da buraya kendi havalarını katmışlardır. Daha çok Avrupa’dan ve İngiltere’den göç alan bu şehre İngiltere’deki Boston şehrinin adı verilmiştir.

Amerika’da bir Avrupa şehri

Boston’ın sokakları, evleri kısacası şehrin genel görünümü bir Avrupa kentine muazzam şekilde benzemektedir. Elbette Amerikan yaşam tarzının izlerini de taşımaktadır fakat burada bir zamanlar Avrupa izleri görülmüştür diyebiliyor insan Boston’da dolaşırken. Amerika’nın en eski şehirlerinden birisidir ayrıca Boston.

Boston Celtics ve MIT (Massachusetts Institute of Technology) ‘nin vatanıdır Boston…

Ünlü NBA takımı Boston Celtics ile de adı çokça anılır. Eşanlı olarak bir eğitim ve teknoloji devi olan Boston’da MIT (Massachusetts Institute of Technology) bulunur. Teknolojinin dünyada bilinen ilk ve en önemli adresidir MIT. Massachusetts Institute of Technology dünyanın en iyi ve gelişmiş teknolojileriyle hizmet veren teknik üniversitesi ünvanıyla bilinirken nobel ödülüne layık görülen 72 öğrencisi ile de dünyanın gündemine oturmuştur. Yurtdışı eğitim için Amerika üniversitelerini tercih edenlerinde gözdelerindendir.

Boston’da Ne Yapılır

• Boston yerli yabancı turistlere karada ve denizde seyahat edilebilecek imkanlar sunar. Duck Tour’lar bölge tursitlerini cezp etmektedir.
• Whale Watch Cruises ile deniz hayvanları özellikle balinalar ile tanışıp keyifli dakikalar yaşayabilirsiniz.
• Tabii ki bir Boston Celtics maçına gidip yaşayan basketbol efsaneleri ile tanışabilirsiniz. Bir Kevin Garnett ile neden sizin de fotoğrafınız olmasın değil mi?
• MIT (Massachusetts Institute of Technology)’yi ziyaret edebilirseniz. Hatta hala öğrenci iseniz ve Amerika’da “work and travel” aracılığıyla bulunuyorsanız bu programı bir avantaja dönüştürüp MIT’nin international office’i ile görüşüp kendinize imkanlar yaratabilirsiniz.
• Harvard Üniversitesinde bir gün geçirebilir ve bu dünyaca ünlü okulu yakından tanıyabilirsiniz.
• Boston’ın turistler ve Work and Travel öğrencileri için bir diğer avantajı konumu itibarıyla diğer doğu şehirlerine yakın olması ve bu sayede seyahat kolaylığı ile kısa sürede çok daha fazla yer görme imkanı sağlamasıdır.

Boston’da İklim

Boston’da karasal iklimin etkileri görülür. Yazlar çok sıcak geçmez, genel olarak bütün mevsimlerde bir miktar yağış görülür. Kışlar ise soğuk geçer. Yağmur kentin karakteristik bir özelliğidir. Boston’da iklim değişiklikleri doğa üzerinde harika izler bırakır. Sonbaharda renk değiştiren ağaçları ve yaprakları izlemek büyük haz verir.

Boston’ı diğer Amerikan eyaletlerinden ayıran eğitim, teknoloji ve finans kurumlarının dışında çok sayıda faktör vardır. Amerika’da bir Work and Travel öğrencisi iseniz Amerikada gezilecek yerleri araştırıyorsanız, doğu yakasını gezerken mutlaka Boston’ı da ziyaret etmelisiniz. Doğuda bir New York ve New Jersey’i gördükten sonra Boston’a geçiş çok kolay oalcaktır. Bu şehirler ve eyaletler de Amerika’ya giden her insanın görmesi gereken yerlerdir. Boston’da yapılacak bir çok şey bulabilir ve Amerika seyahatinizi renklendirebilirsiniz.

Bu sene Work and Travel programına katılacak adaylardan DS Sponsor şirketi CIEE olanlar için CIEE mülakatlarında dikkar edilecek hususları İngilizce yapılan bu mülakata girmiş bir arkadaşımızın yorumları ile beraber açıklayıp bazı Work and Travel Tavsiyeleri de vereceğiz. Öncelikle bu görüşme ile sizin İngilizce seviyenizi, bu programa ve Amerika’daki Work and Travel işlerine olan yatkınlığınızı ölçeceklerini unutmayın ! CIEE mülakatı nedir, İngilizce yapılan bu mülakatta neler soruluyor, neler tavsiye edersiniz şeklinde gelen sorularılarınıza cevap bulabilirsiniz umarım. Konunun altındaki yorum kısmına, eğer hala varsa, sorularınızı yazabilirsiniz. Erdi Karayaka’nın yazısı :

ciee mülakatı work and travel

Merhaba arkadaşlar, ben CIEE mülakatını tamamladım. Gördüğüm kadarıyla tamamlamayan, sorular konusunda endişesi olan ve soran arkadaşlar var. Belki yardımcı olabilir diye bana gelen soruları ve bu görüşmeyi nasıl gerçekleştirdiğimi Trwat.com vasıtasıyla sizinle paylaşmak istedim.

Aslında bu birebir canlı bir görüşme değil. CIEE size bir mail yolluyor. Maildeki adrese giriş yapıyorsunuz ve kendi şifrenizi oluşturup profilinize giriyorsunuz. Profile giriş yaptıktan sonra karşınıza direk tanıtıcı bir video çıkıyor zaten. CIEE’in hazırlamış olduğu bir program sayesinde soruları video olarak kaydediyorsunuz ve değerlendirmeye alınıyor. Toplam 6 soru var. Her bir soru için 1 dakika düşünme süreniz ve 1 dakika da cevaplama süreniz var. Örneğin; Ekrana 1. soru geldi. Siz 1 dakika içinde soruyu okuyacaksınız ve düşünebileceksiniz. 1 dakika bittikten sonra ise hemen 1 dakika cevap verme hakkınız başlıyor. Diğer sorularda aynı şekilde devam edecek. Sadece son soruda cevap verme hakkınız 2 dakika olacak.

Gerçek görüşmeyi yapmadan önce heyecanınızı yenmek için ya da nasıl yapacağınızı test etmek için istediğiniz kadar pratik yapabilirsiniz. Hem bu sizin heyecanınızı da yenmiş olur. Aslında heyecan yapacak bir durum da yokmuş zaten. Soruların hepsi cevaplayabileceğiniz türden.

Önemli olabilecek noktalar ise; İlk önce dediğim gibi heyecan yapmamaya çalışın. İlk soruya başlarken çok kısa sürede karşı taraftan kolayca görünecek şekilde resminiz de olduğu bir kimlik kartınızı gösterin. Gözünüzü kameradan ayırmayın olabileceği kadar etrafınıza ya da başka bir noktaya bakarsanız sürekli kopya muamelesi görebilirsiniz. Sağa, sola, tavana falan bakmayın. Kameradan görünmeyecek şekilde bir kağıttan okuyormuş izlenimi de yaratmayın, direkt kameraya bakın. Programa katılma amacınızda çalışmak, para kazanmak ingilizce öğrenmek gibi şeyler söylemeyin. İngilizcemi geliştirmek istiyorum demiştim ben ama geliştirmek ve öğrenmek çok farklı şeyler buna dikkat edin.

Bilgisayarınızı kamera ve ses ayarlarını iyice kontrol edin. Güler yüzlü olmaya çalışın. Sorulara cevap veremezseniz sakın bırakmayın bir şeyler söylemeye çalışın ve diğer soruyu görün. Hemen bırakmak sizin zararınıza olur. Hızlı konuşayım etkilerim diye düşünmeyin. Anlaşılacak şekilde konuşun ama kelimelerin okunuşu, aksanı tabi ki önemli. Çok şey söyleyeceğim diye sürekli aynı şeyleri de tekrarlamamaya dikkat edin. Soruları cevaplarken mümkünse yanınızda kimse olmasın, internet kafede mülakat kesinlikle yapmayın. Etrafınızda ses yapacak şeyleri ortadan kaldırın. Kamerada net görünmeye dikkat edin. Bence giyiminize de önem verin derim ben.

Bana Gelen CIEE Mülakat Soruları

1- Bu programı seçme nedeniniz nedir? (Work and Travel programı)
2- Genel olarak 1 gününüzü anlatın.
3- Hobileriniz, eğlenerek yaptığınız şeyler nelerdir?
4- Amerika kültürü sizin için neden önemli? Size ne gibi şeyler katacak?
5- Eğer sadece bir yere gitme hakkınız olsaydı nereye gitmek isterdiniz? Neden?
6- 2 dakika içinde eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?

CIEE video mülakatı tamamlayan diğer arkadaşlarda da gördüğüm kadarıyla genel olarak sorular birbirine benzer. Ya aynı soruyu değiştirip farklı bir şekilde soruyorlar ya da en kötü 1-2 soru değişik geliyor. Ama hepsi cevaplanabilecek tarz sorular. Benim cevaplarım genel olarak 30 saniye civarındaydı. Sadece 2. soruyu iyi değerlendirdim ve uzun bir şekilde 1 günümü anlattım. Son soruda da size verilen bir şans. Oraya da istediklerinizi ekleme yapabilirsiniz.
Ciee work and travel mülakatı bu şekilde. Heyecan yapmadan gerçekleştirdiğiniz takdirde rahatça geçebilirsiniz. Bana da Ciee’nin ingilizce mülakatına gireceksin dediklerinde oldukça korkmuştum ama neyse ki düşündüğüm gibi olmadı. Mülakata girecek arkadaşlara başarılar diliyorum.

Erdi Karayaka

Bütün dünyayı Franchise zincirleriyle saran ve dünya insanlarının favori kahvelerini yapan Starbucks Coffee’nin doğduğu yer olan Seattle şehri en kuzeybatı uçta yer alır. Batı Washington eyaletine bağlı olan Seattle şehri Kanada sınırında yer alır ve Portland eyaletine de 2-3 saatlik bir mesafede bulunur. Havaalanının ismi Seattle Tacoma Airport’tur. Tacoma Airport’tan birçok destinasyona uçabilirsiniz.

Starbucks Coffe’nin Doğduğu Şehir Seattle

Work & Travel Seattle

Seattle yeşilin ve mavinin muazzam bir ahenkle buluştuğu, refah seviyesi oldukça yüksek, çevre adacıklarla harika bir senfoni oluşturan bir Amerikan şehridir. Seattle denince akla ilk gelen kuşkusuz Starbucks Coffee’dir. Starbuck Coffee 1971 yılında burada doğmuştur. Alaska’ya da diğer eyaletlere göre çok daha yakın bir coğrafyada bulunması halkın büyük bir kısmının Alaska’da balıkçılık sektöründe çalışmasının önünü açmıştır. Alaska’da balık fabrikaları bulunan insanlar genelde Seattle’da ikamet eder. Seattle’dan deniz yoluyla Alaska’ya yolculuk etmem mümkündür. Bu yolculuk esnasında türlü deniz hayvanlarını görebilir, el değmemiş coğrafyalardan geçerken doğanın tadına varabilirsiniz. Alaska’da çalışacak work and travel öğrencilerinin uçuşları da genelde Seattle üzerinden ferry veya uçakla olur. Sezon bitiminde wat öğrencilerini transfer eden balık fabrikaları öğrencileri genelde Seattle ya da Anchorage’ye uçururlar. Amerika Haritasına bakarak detayları görebilirsiniz.

Bir Metropol ve Doğa Cenneti

Bazı Amerika eyaletleri daha metropol olmakla birlikte bazılarında daha dingin ve yavaş bir yaşam hakimdir. Seattle’ı diğer Amerikan eyaletlerinden ayıran en önemli farklardan birisi de bir metropol şehri olmasının yanı sıra aynı zamanda doğanın ve sıcaklığın da tadına vardırabilmesidir. Gökdelenli sokaklardan yürüdükten sonra kısa süreli ferry turlarıyla yan adacıklara gidebilir doğanın insanlara sunduğu eşsizliklerin tadını çıkarabilirsiniz. Kanada sınırına çok yakın olması bir taşla iki kuş vurmanıza imkan vermekte ve Kanada’ya ziyaretiniz özendirmektedir. Vancouver’u da bu vesile ile görebilirsiniz.

Seattle’da Gezilecek Yerler

Pike Place Market’i görmeden gelmeyin…

Şehrin dokusuyla bütünleşmiş şirin bir alışveriş merkezi olan Pike Place Market Seattle ile bütünleşmiş bir merkezdir. Balıkçılardan tutun rıhtımdaki bar ve kafeleri, az ilerdeki ilk Starbucks Coffee mağazası ile kendinizi çok rahat hissedebileceğiniz huzur dolu mekanları barındırır. Seattle ülkemiz koşullarında düşünürsek İzmir İstanbul karışımı bir şehirdir. Hem huzurun hem metropol olmanın özelliklerini potasında eritmiştir.

Seattle Premium Outlet Center…

Work and travel öğrencilerinin ve bölgeye gelen yerli yabancı turistin uğramadan geçmediği mekandır Seattle Premium Outlet Center. Çok sayıda outlet centerin bir arada bulunduğu, mağazaların yan yana bulunması nedeniyle çok kolay gezilebilen ve çoğu ünlü markayı çok ucuza bulabileceğiniz bir merkezdir. Birgün Seattle’a yolunuz düşerse uğramadan geçmemeniz gereken noktalardandır.

İklimi genelde yağışlıdır. Kışlar çok aşırı soğuk geçmez. Yağmurların etkisiyle yemyeşil bir kent olmuştur. Hatta bu özelliğinden dolayı Seattle evergreen city olarak da bilinir. Batı Washington’ın en ünlü şehirlerinden birisidir. Seattle Supersonics adındaki NBA takımı şu an ligde değildir. Qwest Arena’da Seattle Seahawks isimli Amerikan futbolu takımı başarılı sezonlar geçirmektedir. Seattle Mariners ise baseball takımının ismidir. Seattle’da yapılması gerekenler arasında Seahawks ve Seattle Mariners maçlarına gitmeyi ön sıralara almalısınız. Ne kadar büyük keyif alacağınızı göreceksiniz.
Nirvana, Alice in Chains, Pearl Jam, Soundgarden gibi pek çok grunge müzik grubunun da anavatanı, bu mizklerin ve grupların doğduğu yer yine Seattle’dır. Kısacası Seattle’da yapacak çok şeyiniz var. Hemen travel top 10’unuza Seattle’ı ekleyin ve Amerikada Gezilecek Yerler listenizi çıkarın.

Türkiye’de futbol tutkusu ne demekse Amerika’da da basketbol o demek. Yerli halkın izlemekten ve takip etmekten en büyük keyif aldığı sporların başında basketbol geliyor. Amerikan futbolu ve baseball da popüler sporlar arasında yer alsa da NBA ligi yıllar boyu en fazla ilgi gören lig olmuştur. Amerika’ya giden work and travel öğrencileri NBA sezonunu kaçırıyorlar fakat konferans final serisine veya NBA final serisine yetişerek bir NBA maçı izleyebilirsiniz belki de. Normal sezon 17 Nisan 2012′de bitecek, play off serilerine de yetişmeniz zor ama erken gidecek Work and Travel öğrencileri konferans final serisine ve Haziran’ın ortalarına doğru olan NBA final serilerine yetişebilirsiniz.

NBA Efsaneleri

NBA yıllar boyu bir efsane olma özelliğini korurken beraberinde bir çok oyuncuyu da efsane yapmıştır. Gerek kendilerine özgü oyun sitilleri gerekse üstün yetenekleri sayesinde bir çok basketbolcu NBA tarihine geçmiştir. Yıllar boyu popülaritesini yitirmemiş ve dünyaca konuşulan efsanevi NBA oyuncularının başında Michael Jordan, Wilt Chamberlain, Magic Johnson, Larry Bird, Kareem Abdul-Jabbar, Julius Erving, Isiah Tomas, Hakeem Olajuwon, Bill Russell gelir. Bu oyuncuların kuşkusuz hepsi ayrı yeteneklere ve oyun sitillerine sahip ama biri var ki basketbol diyince dünyada herkesin aklına gelir. Evet bu isim Michael Jordan. Michael Jordan bir basketbol efsanesinden öte bir marka
olmuştur. İsmi basketbol ekipmanlarına verilmiştir. Air Jordan ayakkabıları, eşofmanları, şapkaları, basketbol şortları üretilmiştir. Şu an dünyanın her yerinde spor malzemeleri satan Nike firmasını batmaktan kurtaran isimdir Michael Jordan. MJ gibisi bir daha gelmez galiba salonlara.

NBA Takımları gruplara ve konferanslara ayrılmıştır. Doğu konferansı Atlantik, Güneydoğu ve Merkez grubu olmak üzere 3 gruba ayrılırken; Batı konferansı da Kuzeybatı, Güneybatı ve Pasifik grupları olmak üzere 3 gruba ayrılır

NBA Doğu Konferansı

Atlantik Grubu : Boston Celtics, New York Knicks, New Jersey Nets, Philadelphia 76ers, Toronto Raptors

Güneydoğu Grubu : Atlanta Hawks, Charlotte Bobcats, Miami Heat, Orlando Magic, Washington Wizards

Merkez Grubu : Chicago Bulls, Cleveland Cavaliers, Detroit Pistons, Indiana Pacers, Milwaukee Bucks

NBA Batı Konferansı

Kuzeybatı Grubu : Denver Nuggets, Minnesota Timberwolves, Oklahoma City Thunder, Portland Trail Blazers, Utah Jazz

Güneybatı Grubu : Dallas Mavericks, Houston Rockets, Memphis Grizzlies, New Orleans Hornets, San Antonio Spurs

Pasifik Grubu : Golden State Warriors, Los Angeles Clippers, Los Angeles Lakers, Phoenix Suns, Sacramento Kings

NBA maçları sadece maçlardan ibaret olmuyor. Görsel şölenler ve dansçılar eşliğinde izleyenlere keyifli anlar yaşatıyor. Çeşitli animasyon grupları da maçlardan önce ve devre aralarında gösteriler yapıyor. Çeşitli yarışmalar düzenlenip sürpriz ödüller dağıtılıyor. Yalnızca bir maçtan ibaret olmayan bu NBA organizasyonları izleyenlere keyifli anlar yaşatıyor. NBA’de her bir takımın kendi maskotu ve logosu vardır. NBA takım formaları oldukça kaliteli ve güzel dizayn ediliyor.

NBA Store

NBA

New York ziyaretinizde NBA Store’a da gidebilirsiniz (adresi : 590 5th Ave, New York, NY) veya Amerika’dayken store.nba.com adresinden alış veriş yapabilirsiniz. Biz okyanus aşırı olduğumuz için Türkiye’den NBA aksesuarlarına nbastore.eu adreslerinden online alışveriş yaparak ulaşabiliriz. One store every team sloganıyla online shopping yapan bu sitede istediğiniz NBA takımının aksesuarlarına ulaşabilirsiniz ve kargo ile bu aksesuarlara sahip olabilirsiniz. nba.com adresinden de nba ile alakalı en güncel bilgileri takip edebilirsiniz.

NBA Takımları Haritası

Amerika’nın bütün eyaletlerinde bir NBA takımı bulunmamaktadır bazı eyaletlerde birden çok takım bulunurken bazı eyaletlerde NBA takımı yoktur. Amerika Haritasında NBA takımları görmek isterseniz aşağıdaki harita 2012-2013 sezonu içn size yardımcı olacaktır. Söylentilere göre 2013-2014 sezonunda Sacremento yerine Seattle Supersonics geri dönecektir.

NBA Haritası Amerika

Feshedilen NBA Takımları :

Baltimore Bullets, Chicago Stags, Fort Wayne Pistons, Minneapolis Lakers, New York Nets, Philadelphia Warriors, San Francisco Warriors, St. Louis Hawks, Syracuse Nationals, Vancouver Grizzlies, Washington Bullets, Washington Capitols, Seattle SuperSonics, Toronto Huskies‎

Kısaltması AGH olan Avrupa Gönüllü Hizmeti adından da anlaşılacağı gibi Avrupa’da gönüllü olarak ve maaşsız sivil toplum kuruluşların veya yerel toplulukların sosyal projelerinden çalışmaktır. Avrupa Gönüllü Hizmetleri katılımcılarının bu sosyal hizmeti verdiği süre boyunca  yeme içme, yol, sigorta, konaklama, dil eğitimi gibi bütün giderleri karşılanır ve az miktarda da harçlık alırlar.

Avrupa Birliği Projeleri kapsamındaki bir AGH projesi kısa süreli veya uzun süreli olabilir. Kısa süreli projeler 2-8 haftalık zaman zarfında sadece imkanları kısıtlı gençlere ve engellilere yönelik uygulanırken, uzun süreli projeler ise 2-12 aylık zaman süresince uygulanır. İngilizcesi European Voluntary Service olan projenin İngilizce kısaltması da EVS olarak karşınıza çıkabilir.

agh avrupa gönüllü hizmeti

AGH Katılım Şartları

Avrupa Gönüllü Hizmeti yani AGH için tek katılım şartı 18-30 yaş aralığında olmanızdır. Başka bir katılım şartı yoktur. Yabancı dil bilme şartı bulunmamaktadır ve ücretsizdir, hiç bir ücret de ödemezsiniz.

AGH gençlik programı Türkiye’de  T.C. Başbakanlık D.P.T. AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı’nca yönetilir. Eylem 2 olarak adlandırılan bu programa 18-30 yaşları arasındaki herkes başvuru yapabilir. Yalnız başvurunuzu tek başınıza yapamazsınız mutlaka size aracılık yapacak bir kuruluş bulmanız lazım. Bulunduğunuzun ilin milli eğitim müdürlüğü size bu konuda yardımcı olacaktır.

Bir arkadaşımın yaptığı işi de örnek vereyim. Kendisi AGH ile Yunanistan’a gitti ve oradaki görevi küçük çocuklara dans öğretmek idi, 3 ay kadar bu proje ile Yunanistan’da kaldı ve harika bir deneyim olduğunu söylüyor. Orada yurtta kalmış ve bir çok milletten bu tür projeler ile gelen arkadaşlar edinmiş ve hala da iletişim halindeler. AGH projelerini kesinlikle tavsiye ediyor; çünkü hem gezmenin, hem yeni arkadaşlıklar edinmenin, aynı zaman da yabancı dili geliştirmenin müthiş bir deneyim olduğunu söylüyor.

AGH Maliyeti

AGH programının ne kadar bir maliyet olacak ne kadar ücret ödeyeceksiniz? Bu programa başvurmaya gittiğnizde ailenizin gelir düzeyi hakkında bir takım bilgiler yada belgeler sizden istenecektir. Seyahat masraflarının %70 ini sizi gönderen kurum karşılıyor ve bu miktar gideceğiniz ülkeye göre değişiyor tabiki. Vizeyi aday kendisi almakla yükümlüdür.İhtiyaçların kalan %30′luk dilimi için başvurduğunuz kurum size sponsor bulabilir ve bu şekilde giderlerinizi karşılayabilirsiniz. Fakat kurumlar sponsor bulma konusunda pek yardımcı olmuyorlar, bunu sizin yapmanızı istiyorlar. Kendinize sponsor bularak ne kadar girişimci olduğunuzu da onlara kanıtlamış oluyorsunuz.

Bir sonraki konumuzda AGH Başvurusu süreçlerini ve AGH Başvuru Tarihlerini okuyabilirsiniz.

Merhaba arkadaşlar. Work & Travel’a katılma düşüncem, kuzenimin ERASMUS’a katılmasıyla bir anda gelişti. Öncelikle titiz bir şekilde Work and Travel şirketlerini aramaya başladım. Tabi biraz geç kalmıştım aslında. Sanırım Şubat ayı civarıydı. Uzun aramalardan sonra şirketimi buldum. Pasaportum yeşilden bordo’ya çevirttim ve Work and Travel macerasına 1 adım daha yaklaştım.

work and travel maceraları

Her şey gidiş tarihi sorunu ortaya çıkınca değişti. Çünkü benim üniversitemin sınav bitiş tarihleri çok geç kalıyordu. Bütünlemelere kalırım korkusuyla risk almadım ve bütünleme bitiş tarihlerini baz alarak gidiş tarihi belirledim. Ne aksiliktir ki hiç bir bütünlemeye kalmamıştım ve boşu boşuna 3 haftam heba oldu Türkiye’de. Work and Travel şirketim bu tarihlere göre benim için Amerika vizesi için randevu aldı ve ilk VİZE REDDİ aldım. Size bu red yememin saçmalığını da açıklayayım.

Konsolosluğa gittiğimde geçeceğimden emindim çünkü İngilizcem gerçekten yeterli seviyede ve not ortalamam 2.30 yani hiç bir sıkıntı yok evraklar da tamamdı. Fakat bir şeyi unutmuştum. O da vize görüşmesinde “gecesi kötü geçmiş olabilecek bir konsüle denk gelme” ve aynen öyle oldu. Konsüllerin olduğu o büyük odaya girdim. Numara aldım son numara sırasının gelmesini bekliyordum ve es kaza bir konsülün önündeki bekleme koltuklarına oturdum. Ne iştir ki o konsül, gelen tüm WAT öğrencilerine selam bile vermeden şunu soruyordu: ”Bana WAT’ı biraz anlatır mısın?”

Buraya kadar her şey normaldi ama 4 konsülün arasında sadece o Türkçe konuşuyordu ve İngilizce cevap verenlere (ben de dahil) “Türkçe Lütfen” diyordu ve gelen tüm WAT’çılara RED verdi. Sıramın gelmesini yaklaşık 15-20 dakika bekledim o koltukta ve gördüğüm, duyduğum kadarıyla tüm WAT’çılara red verdi ve sonunda sıra bana gelmişti. Korkarak gittim ben de aynı şeyleri yaşadım ve Work and Travel vizesinden RED aldım.

Ee tabi insan hırs yapıyor bir yerde. İçimden dedim sadece bu konsüle inat o vizeyi alacağım diye. İkinci vizeye gitme kararı aldım.

İkinci kez WAT vizesine gittim. Yine numara aldım ve içimden dua ettim. Umarım numaram o adamda yanmaz diye. Allah’tan öyle olmadı. Çok tatlı kıvırcık saçlı bir hanımefendiye denk geldim ama evraklarımın birisinde sorun vardı. Yeni bir vize başvurusu olduğu için okuldan yeni transkript almam gerekiyordu. Ben almamıştım daha doğrusu açıklanmayan sınavlarım olduğu için okul veremezdi. Transkriptin içinde olduğu Mühürlü zarf açık bir şekilde gittim görüşmeye. Konsülün yanına girer girmez konsül “You have to speak English” dedi ve ben öyle bir sevinmiştim ki dedim bu sefer oldu bu iş

Transkriptimin durumunu İngilizce bir şekilde anlattım. Tüm görüşme İngilizce geçti hatta konsül kendince esprişler bile yapıyordu. “Sen WORK AND TRAVEL için geç kalmışsın istersen WAT’ı kendi ülkende yap” gibisinden şeyler söyleyip beni rahatlatmaya çalışıyordu çünkü heyecan had safhadaydı bende. Görüşmenin sonunda camda asılı “Haklarınızı Biliyor musunuz” yazısını gösterdi ve okudun mu diye sordu. Ezbere biliyorum diye cevap verdim karşılıklı güldük. En son elimdeki SEVIS kağıdını gösterdi ne işe yaradığını biliyor musun diye sordu. Evet diye cevap verdim. Emin misin? Beni kandırmıyorsun değil mi diye gülerek tekrar sordu. Tekrar bir kahkaha koptu. Bundan sonra dedim bu iş tamam diye. Aynen de öyle oldu. Amerika’da sana bol şans, bu fırsatı iyi değerlendir dedi ve gülümseyerek beni gönderdi.

Bu yazıyı yazarken aynı zamanda Work and Travel bavul hazırlıklarına başladım şuan bavulumu hazırlıyorum 3-4 gün içinde Pensacola Beach, FL’de olacağım. Umarım yazım size yardımcı olmuştur. İyi tatiller

Gökhan DOĞRUYÜRÜR